SIMPLE PRESENT TENSEgampang_bangett.semua pasti bisa!!! YouTube
SIMPLE PRESENT TENSEgampang_bangett.semua pasti bisa!!! YouTube

Simple Present Tense Sıklık Zarfları Örnekler

Simple Present Tense Nedir?

Simple Present Tense, İngilizce’de şimdiki zamanı ifade etmek için kullanılan bir zaman dilimidir. Bu zaman dilimi, işleri rutin olarak yapmak veya genel doğruyu ifade etmek için kullanılır. Bu zaman diliminde, fiilin köküne sadece “s” veya “es” eklenir. Örneğin, “I play football every day.” (Her gün futbol oynarım.)

Sıklık Zarfları Nelerdir?

Sıklık zarfları, İngilizce’de belirli bir eylemin ne sıklıkla yapıldığını ifade etmek için kullanılan kelimelerdir. Bu zarflar, Simple Present Tense ile birlikte kullanılır ve cümleye anlam katarlar. En yaygın sıklık zarfları şunlardır:

  • always (her zaman)
  • usually (genellikle)
  • often (sık sık)
  • sometimes (bazen)
  • rarely (nadiren)
  • never (hiçbir zaman)

Sıklık Zarfları Nasıl Kullanılır?

Sıklık zarfları, Simple Present Tense ile birlikte kullanıldığında cümlenin anlamını derinleştirir ve eylemin ne sıklıkla yapıldığını belirtir. Örneğin:

Ben genellikle sabahları kahve içerim. (I usually drink coffee in the mornings.)

Sen her zaman geç kalırsın. (You always are late.)

O, hiçbir zaman spor yapmaz. (He never exercises.)

Simple Present Tense Sıklık Zarfları Örnekler

Aşağıda, Simple Present Tense ile yaygın olarak kullanılan sıklık zarflarının örnekleri verilmiştir:

Always (Her zaman)

Ben her zaman işe yürüyerek giderim. (I always walk to work.)

O her zaman gitar çalar. (She always plays the guitar.)

Usually (Genellikle)

Sen genellikle öğle yemeğinde ne yersin? (What do you usually eat for lunch?)

Biz genellikle hafta sonları sinemaya gideriz. (We usually go to the cinema on weekends.)

Often (Sık sık)

Onlar sık sık yurt dışına seyahat ederler. (They often travel abroad.)

Ben sık sık kitap okurum. (I often read books.)

Sometimes (Bazen)

Sen bazen yemek yapar mısın? (Do you sometimes cook?)

Ben bazen bisiklete binerim. (I sometimes ride a bike.)

Rarely (Nadiren)

Ben nadiren fast food yemem. (I rarely eat fast food.)

Onlar nadiren tiyatroya giderler. (They rarely go to the theater.)

Never (Hiçbir zaman)

Ben hiçbir zaman sigara içmem. (I never smoke.)

Sen hiçbir zaman yalan söylememelisin. (You should never lie.)